top of page

SOSYAL GASTRONOMİ


Sosyal Gastronomi Nedir ?

Açlık, obezite, yoksulluk, yetersiz beslenme, eşitsizlik, fırsat eksikliği, gıda israfı ve işsizlik gibi hem küresel hem de toplumsal sorunları ele alır. Bunu yaparken de gıda ve gastronominin gücünü kullanır.



Sosyal Gastronomi Hareketi Nedir ?

Hareket, 2012 yılında şef David Hertz ve kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Gastromotiva’ daki (Brezilyalı bir STK) takımıyla birlikte başlıyor.


Sosyal Gastronomi dedikleri bu projede dört ana ilkeleri bulunuyor.

1. Kültürel bütünleşmeyi ve çeşitliliği destekleyerek, yemeği bir iletişim aracı görmek.

2. Sürdürülebilir iyi tarım ve üretim uygulamalarını da destekleyerek, zincir gıda girişimlerine karşı fırsat yaratmak.

3. Doğru beslenmeyi yaygınlaştırmak.

4. Özellikle gıda atıklarını minimuma indirerek açlıkla mücadele etmek.



Projeler


REFUGEES’ KITCHEN

"Türkçesi mülteciler mutfağı olan bu proje 2016 yılında hayata geçmiş. Bu projede mobil bir mutfak var ve arabayla şehir şehir dolaşarak ihtiyaç sahibi mültecileri buluyor. Onlara yeni geldikleri bölgenin geleneksel yemeklerini sunarak hem alışma sürecine katkıda bulunuyorlar hem de yeni gelinen bölgeyi politik ve tarihi açılardan tanıtmış oluyorlar."

"Hertz' in bir vizyonu vardı: Sosyal değişim yaratmak için gıdanın gücünü kullanan yerel toplulukların birbirine bağlı küresel bir destek ağı oluşturmak."


REFETTORIO GASTROMOTIVA

Proje, sanat dolu bir ortamda herkes için kültür ve yemek sunuyor.

Yemek yerken sosyalleşmenin ve kültürlenmenin hedeflendiği bu projede restoran hizmetinin yanında konuk şeflerle Gastromotiva’ dan genç yetenekler buluşuyor ve yemek yapıyorlar. Malzeme olarak da ihtiyaç fazlası artmış malzemeleri kullanıyorlar. Ayrıca restoranda ihtiyaç sahibi ve baskı gören insanlara da bedava yemek servisi yapılıyor.


Şef - Sosyal Girişimci: Ebru Baybara Demir

"Ben bir Sosyal Gastronomi Şefiyim. Yaptığım yemeğin lezzeti kadar, o yemeğin kaç kişinin hayatını değiştirdiği ile ilgiliyim."

Gastronomi dünyasının Nobel’i sayılan Basque Culinary World Prize’ da iki yıl üst üste dünyanın en iyi 10 şefi arasına giren ilk ve tek Türk şef olan Ebru Baybara Demir, Mardin başta olmak üzere bölgede birçok sosyal gastronomi projesini hayata geçirdi. Bu süreçte, projeleriyle ulusal ve uluslararası birçok ödülün sahibi oldu. Sosyal gastronomi alanında elde ettiği ölçülebilir sonuçlarla ilkleri gerçekleştiren Demir, projelerinde tohumun, toprağın ve suyun doğal dengesinin korunmasından sürdürülebilir yerel ekonomilerin yaratılmasına, ürünün topraktan tüketiciye ulaştığı süreçten emek veren herkese geçim kaynağı yaratılabilmesine de dikkat çekiyor.



 
 
 
bottom of page